Herkese Merhaba! Umarım sağlığınız ve keyfiniz yerindedir. Zorlu karantina günlerinde beni ayakta tutan ve en keyif aldığım aktivitelerden biri de, geriye dönük olarak kendimi analiz etmek oldu. Bu dönemden önce, günlük hayatın koşuşturmacası içerisinde kendimize yeterince vakit ayıramadığımızdan, deneyimlerimiz ve yaşadıklarımız hakkında detaylı düşünme fırsatı yakalamıyorduk. Yeni normallerle birlikte, artık bu fırsatı kaçırmamak adına zaman yaratacağıma dair kendime söz verdim. Hazır karantina günleri devam ediyorken, bu değerli fırsatı es geçmeyelim derim !
Karantina Dönemi İçin İyi Bir Aktivite: Dedektifçilik Oyunu
Bir dedektif gibi, “geçmişteki ben”i bugünden bakarak gözlemlemek beni hep heyecanlandırmıştır. İpuçlarını geçmişten günümüze dikkatlice takip etmek, bu anlamlandırma yolculuğu için yeterli olacaktır. Benim için ipuçları, yeni başlangıçlar için attığım adımlar, aldığım aksiyonlar, kurabildiğim güvene dayalı ilişkilerdir ! Bahsettiğim bütün bileşenler, beni bugünlere taşıdı ve şu anki “ben”i oluşturdular elbirliğiyle. Daha neler var kim bilir, sizin için etkili olanları da devamına ekleyebilirsiniz :) Bu çalışma, herkes için eşsiz olacaktır. Hepimiz, kendi kararlarımız sonucu inşa ettiğimiz geçmişimizin sonuçlarını, şu an yaşıyoruz çünkü. Bugün yaşadıklarımızın geçmişten gelen nedenlerini görebilmek, yani “geçmişteki ben”i analiz etmek; “gelecekteki ben”i istediğimiz gibi oluşturmak adına çok etkili bir yöntemdir.
Ayrıca, bugünkü deneyimlerimin artılarını-eksilerini geçmişin izlerinde bulabilmek ve geçmiş-gelecek arasındaki nedensellik ilişkisini kurabilmek; bana gerçekten yaşadığımı hissettiriyor; “iyi ki”’lerimi ve “keşke”lerimi hatırlatıyor. Tabii “iyi ki”lerimizi düşünürken ne denli mutlu oluyorsak, “keşke”lerimizi düşünürken de oldukça keyifsiz hale gelebiliyoruz. Ancak şunu fark ettim ki, kaçınılmaz gerçeklerden kaçmaya çalışmak, bize fayda getirmediği gibi, enerjimizi tüketiyor ve yeni “keşke”ler türetiyor !
Benim kaçmam gereken bir “keşke”m yokmuş, nasıl olur?
İtiraf etmeliyim ki bugüne kadar hiç “keşke”min olmadığını fark ettim ve bu özelliğim de “iyi ki”lerim arasında yerini almış oldu benim için. :) Bu gerçekle yüzleşince önce mutlu oldum sonra da neden “keşke”lerimin olmadığına dair düşünmeye başladım. Bunun nasıl mümkün olduğunu, bu özgürlüğü nasıl kazandığımı ? Evet, insanın “keşke”si olmaması, onu özgürleştiriyor; çünkü bu sayede geleceğe daha emin adımlarla ve korkusuzca ilerleyebiliyor. Sonra şunu hatırladım:
“Gidiş yolunu bulmak istiyorsan, aksayan noktaları çözerek işe başlayabilirsin.”
Bu sözü, Sayın Serkan Koç’tan duymuştum ve fark ettim ki, duyduğumdan beri hayatımda hiç “keşke”m olmamış. Nasıl olsun ki? Eskiden “keşke” dediğim şeyler, aslında benim yolumu aydınlatmak isteyen rehberlerimmiş. Onların amacı, benim olmam gereken kişiye dönüşebilmemi sağlamakmış, bana yardım etmekmiş. Bana “keşke” gibi görünen yardım ellerini fark ettiğimde, “keşke”nin aslında ne demek olduğunu öğrenmiş oldum:
Yaşadığımız bütün problemler, korkular, endişeler, önyargılar… Yani aklımıza gelen bütün olumsuz duygu ve düşüncelerin bize yaptırdıkları ve böylece hayatımızı etkileyen sonuçları, aslında tek bir çatı altında toplanıyormuş: KEŞKE !
Bazen, kelimelerin bizim için nasıl bir anlam ifade ettiğini fark edebilmek, onların hayatımıza olan etkisini ve bizi nasıl yönlendirdiğini daha iyi anlamamızı sağlıyor. Serkan Koç’un bu sözüyle birlikte, ben de hayatımdaki aksaklıkları önceden “keşke” diye adlandırdığımı fark etmiş oldum. Bu kelimeye karşı bakış açımı değiştirdiğimde ise, hayatımdaki aksaklıklardan ilkini çözebilme fırsatını yakalamış oldum.
Kendimi bulma yolculuğumda bana ilham veren Serkan Koç ile StartersLand aracılığıyla tanıştım!
Serkan abi, benim de 3. dönem mezunlarından olduğum StartersLand’in kurucusudur. “Girişimci yetiştirme platformu” olan StartersLand sayesinde siz de bir “Starter” olabilirsiniz. Üniversite öğrencisi ya da yeni mezun olarak, uygulamalı girişimcilik eğitimleri ile iş yönetimi süreçlerini öğrenebilir ve küçük-büyük demeden hayata geçirmek istediğiniz herhangi bir fikri geliştirebilirsiniz.
StartersLand ailesi, kendini gerçekleştirmek isteyen ve fikirlerini dönüştürmek için çabalayan, azimli gençlere kucak açıyor. Normalde bütün üniversite öğrencilerine açık olan programlarını, bu sefer ön lisans mezunları için özelleştiriyor. Artık ön lisans mezunları, StartersLand işbirliğinde düzenlenen Gittigidiyor Teknoloji Akademisi ile, e-ticaretin teknolojiyle olan sıkı bağına şahitlik ederken; kodlama ve yazılım geliştirme becerilerine de yenilerini ekleyebilecekler !
Artık hayallerinizi ertelemenize gerek yok! StartersLand aracılığıyla önümüzdeki hazirandan ekime kadar sürecek bu heyecan verici deneyimi yaşamak için, seçilecek 6 kişiden biri olma fırsatını yakalayabilirsiniz. Nasıl mı? Bunu sizlerle paylaşabilmek, StartersLand ailem adına benim için de büyük mutluluk kaynağı.
Girişimci ruhlar için böyle platformlar olduğu sürece, ilham alışverişini sürdürülebilir hale getireceğiz ! Kim bilir, yeni normaller döneminde belki de e-ticarette “ilham” kategorisi açılacak ve onu da sizlere duyurma fırsatı bulacağım. Ne de olsa, yarın yaşamak istediklerimi bugünden yazıyorum. :)
